Enflasyona yarım puanlık sürpriz
Enflasyon şu anda vatandaşın olduğu gibi ekonomi yönetiminin odağındaki temel konu. Yeni politikaların başarılı olması için enflasyon mutlaka kontrol altına alınması gerekiyor. Diğer önemli konu ise yabancı yatırımcıların tahvil ve hisse senedi piyasalarına çekilmesi. Mehmet Şimşek yönetimindeki ekonomi yönetiminin önündeki en güçlü baraj ilk konu yani enflasyon. Bu sorun çözülürse diğer sorunlar belki de çorap söküğü gibi arkasından kolayca hallolacak.
YARIM PUANLIK ETKİ
Peki bu büyük sorunumuzda şu andaki durum ne? Ekim ayında aylık tüketici enflasyonu (TÜFE) yüzde 3,43 artarak yıllık yüzde 61,36 ile 2023(ün zirve rakımına ulaştı. Durum çok da iç acıcı değilken kasım ayında başka bir gelişme yaşandı. Enflasyon sepetinde yaklaşık yüzde 4’lük ağırlığı olan sigarada 4 ila 6 lira arasında değişen fiyat artışları oldu. Sadece sigaradaki bu zammın yıllık enflasyona etkisinin 0,5 puan olması bekleniyor. Bu da küçümsenecek bir etki değil.
NEREDEN KAYNAKLANIYOR?
Diğer yandan asıl önemli nokta bu enflasyonist etkinin nereden kaynaklandığı. Yapılan hesaplamalara göre tütün mamullerinin enflasyona bu kadar olumsuz etkilemesinin asıl sebebi ülkemizde fiyata bağlı nispi verginin yüzde 63 oranında uygulanması ve dolayısıyla verginin ağırlıklı olarak fiyata bağlı olması. Özellikle kur ve enflasyon artışlarının hızlandığı dönemlerde fiyata bağlı yüksek nispi vergi oranları, maliyet artışlarının fiyata kaç katı oranında yansıtılacağını gösteren “mali çarpanı” artırıyor. Artan mali çarpan, maliyetlerin satış fiyatlarına katlanarak yansıması sonucu enflasyonu daha da olumsuz etkiliyor.
KDV ARTIŞI ÇARPANI 7.5’E ÇIKARDI
7 Temmuz’da tütün mamullerine uygulanan KDV oranının yüzde 18’den yüzde 20’ye çıkarılması sonucu sigaralar üzerindeki toplam verginin daha da yüksek bir oranı fiyata bağlı hale geldi ve sigaralar için mali çarpan 7,5’a yükselmiş oldu. Artık 1 liralık bir maliyet artışının perakende satış fiyatı üzerindeki etkisi 7,5 liraya karşılık geliyor. Türkiye’de nispi vergi oranı satış fiyatı üzerinden yüzde 63 iken bu oran Avrupa Birliği (AB) ülkelerinde ortalama yüzde 27 seviyesinde. Özellikle 2008 global krizi sonrasında 28 AB ülkesinden 22’si, sigara vergilendirmesinde düzenleme yaparak nispi vergi oranını düşürdü, maktu vergi miktarını artırdı. Böylece, sigara vergilendirme sistemini çok daha öngörülebilir hale getirdi, enflasyon etkisini minimize etti.
2 PUANI KURTARABİLİRDİK
Türkiye’de benzer bir düzenleme yapılsaydı, bugünkü sistemde, maliyet artışlarının getirdiği fiyat artışı ihtiyacı 5 lira iken, vergi yükü aynı kalacak şekilde tamamen maktu vergi bazlı ÖTV sisteminde mali çarpan 1,3’e inecekti. Bunun sonucunda ise fiyat artışı karşılığı 90 kuruş ile sınırlı kalacaktı. Bir başka deyişle, 2023 yılı başında fiyata bağlı vergi unsuru olan yüzde 63 seviyesindeki nispi vergi yerine tamamen maktu bazlı ÖTV sistemine geçilseydi, tamamen vergi yüküne ilişkin bir hesaplama yapıldığı taktirde, yıl başından bu yana sigaraya yapılan yaklaşık 23 liralık zam 4 lira seviyesinde kalabilirdi. Böylelikle, 19 liralık bu zam farkı yıllık enflasyona yaklaşık 2 puan daha az olumsuz etki edebilirdi. Enflasyonda meydana gelecek 2 puanlık artışın TÜFE’den ağırlıklı etkilenen personel giderleri, emekli maaşları ve TÜFE endeksli iç borç stoku dikkate alındığında bütçede yarattığı ek yükün 30 milyar liranın üzerinde olduğunu söyleyebiliriz.
EKMEKTEN DAHA YÜKSEK AĞIRLIĞI VAR
Enflasyon sepetinde toplamda 143 ürün grubu bulunmaktadır. Sigaralar tek başına 143 ürün grubu içerisinde 6. sırada yer alıyor. Sigaralar, sepette yüzde 25’in üzerinde ağırlığı bulunan temel gıda ve alkolsüz içecekler kategorisindeki yüzde 2,5 ile en yüksek ağırlığa sahip ekmekten daha yüksek ağırlığa sahip. Toplamda 37 farklı ürün grubu bulunan temel gıda ve alkolsüz içecekler kategorisindeki 17 ürün grubunun ağırlığının toplamı sigaraların sepetteki ağırlığına eşdeğer konumda. Tek başına enflasyon sepet ağırlığı önemli derecede yüksek olan sigaraların vergi yapısında AB politikaları ile de uyumlu şekilde yapılacak bir düzeltme, enflasyonla mücadelenin ön planda tutulduğu bu dönemde kayda değer bir olumlu etki yaratabilecek. Merkez Bankası’nın da birçok raporunda değindiği gibi sigaranın enflasyon üzerindeki etkisinin en aza indirilmesi, para politikalarının ve mali politikanın uyumu ile mümkün. AB ülkeleri ve daha birçok ülkede olduğu gibi vergi gelirleri korunacak şekilde fiyata bağlı nispi vergiler düşürülüp, maktu vergi artırıldığında vergi gelirlerinde kayıp olması beklenmezken, aynı zamanda enflasyon üzerindeki etki azaltılmış ve enflasyonun bütçe üzerinde oluşturduğu ek yük düşürülebilecek.